iSmile
Doğrulanmış
- Katılım
- 14 Mar 2019
- Mesajlar
- 64
- Tepki Puanı
- 247
- Puanları
- 0
Ben kimin veya kimdim veya kimmişim veya kim kim @Vaper Bey Amca cevaplar sende aydınlat bizi
Şehir Grubu İzmir Grubu
- Konuyu başlatan Galbatorix
- Başlangıç tarihi
- Linki Kopyala Linki Kopyala
Serkan35
Community
- Katılım
- 9 Mar 2019
- Mesajlar
- 878
- Tepki Puanı
- 3,759
- Puanları
- 93
- Yaş
- 45
Sen kimsin derken. Ukalalik olsun diye demedim. İnşallah yanlış anlaşılmaya sebeb olmadım
gıdışım
Community
- Katılım
- 9 Mar 2019
- Mesajlar
- 7
- Tepki Puanı
- 65
- Puanları
- 13
herkes buluşma düzenleyebiilir bunda bi beis yok .amaç bir araya gelip sohbet etmek ,güzel vakit geçirmek .forum izmir gurubu kurulasının amacı cihazlarda yaşananan arıza ve sorunların hızlı çözüme kavuşması ,likit yapımında elde edilen tatların paylaşılması ,yaşanan sağlık problerinden elde edilen tecrübelerin diğer vaporlala paylaşımıdır.
Vaper Bey Amca
Doğrulanmış
iSmile
Doğrulanmış
- Katılım
- 14 Mar 2019
- Mesajlar
- 64
- Tepki Puanı
- 247
- Puanları
- 0
Yahu o kadar da değil alt tarafı yüzümü güldürden insanlarla karşılaştım hep çok şükür. Biraz da iğneyi kendinize batırın ????
Şimdi söyle bir durum var ben uzun zaman sonra ancak zaman bulup girebildiğim için cevap veriyorum öncelikle onu söyleyeyim . Benim liderliğini yaptığım hiç bir grup türü yok bizimkisi arkadaşlık ortamı tamamen yoksa liderlik vs gibi bir vasıf isteyeceğim birşey değil biz tamamen kendimizi diğer gruplardan vs soyutlamış bir sekilde duruyoruz. izmirde çeşitli gruplar ve ortamlar var doğrusun coğu kişide bu işin ticari boyutlarında oturup sohbet etmek değil bunun için yapılacak organizasyonlarda nerede olduğunun önemi olmadan kalkıp geliriz musait olduk.ça sonuçta ufak bir topluluk içinde çokda büyük olmayan bir kitleyiz ama bizler birbirimize sarılmak destek vermek yerine ticari boyutlardan dolayı zorlamalar yaptırımlar vs gibi şeyler uyguluyoruz sadece özellikle izmir gibi bir yerde kullanıcı sayısı çok büyük iken ticari boyutların tamamen insanların çıkarları doğrultusunda olmasından dolayı kaynaklanıyor diye düşünüyorum güzel bir buluşma olur ise ben destek olmak ve destek vermek isterim özetle.
Sabah olmadı mı daha?
0
Vaper Bey Amca
Doğrulanmış
Mesele neydi? Acaba.
Eski kullanmış olduğum nick El Profesor ve o isim bir başka mecrada bir başka üye tarafından alınmış. Arada İzmir gruplarına falan boş boş mesajlar atıyor. Beni buradan o nick ile tanıyan, bilen varsa o arkadaş ben değilim. Bilginize.
Herkese merhaba,
Öncelikle İzmir'de ve çevre illerde ikamet eden yahut ikamet eden yakını / tanıdığı olan herkese, 2 hafta öncesinde olan deprem nedeniyle büyük geçmiş olsun. Umuyorum sizler de iyisinizdir. Yakınlarınız, tanıdıklarınız iyidir.
Bu konuyu daha yeni yeni içselleştirebiliyor olduğumdan bir şeyler karalayayım istedim.
Ben ve aile eşrafım çok şükür ki iyiyiz. Doğal bir afetin karşı konulmaz gücüyle bir kere daha yüz yüze gelmiş olmanın bazı yakınlarımda neden olduğu psikolojik gerilimler mevcut tabii ki ancak bu da zamanla ve alınacak önlemlerle hafifleyecek.
Tabi bizler kadar şanslı olmayan yakınlarımız da mevcuttu ne yazık ki... İki farklı tanıdığımızdan birinin anne ve babası, bir diğerinin ise yeğeni oluşan enkazların altında hayatlarını kaybettiler. Şans bu ya, hemen hepinizin takip ettiğini düşündüğüm 4-5 günlük enkaz kaldırma süreçlerinin neredeyse sonlarına doğru cansız bedenlerine ulaşılabildiği için arama kurtarma çalışmalarının tümünü bir umutla, dualarla takip ettiler saatler, günler boyu.
Doğrusunu söylemek gerekirse, depremin kendisi değil ama bu insanların o belki bir umut diyerek bekleyişlerine, çaresizliklerine şahit olmak, buna elimizden geldiğince ortak olmak çok çok çok daha tarifsiz bir durumdu. Sadece şahit olarak, empati yaparak bile bunun bu denli amansız bir durum olduğunu anlayabiliyorken, o insanların yerinde olmak nasıl bir şey olurdu, tahmin dahi edemiyorum...
Olayın üstünden iki hafta geçti bile işte... Hayat devam ediyor. Hatta ben kendi hayatımın akışını çok kısa bir sürede normale döndürdüm bile olayın sonrasında. Ama işte bizim yaşamamış olmamız, bizim korkmamış olmamız, bizim kaybetmemiş olmamız, bizim hayatımıza daha kısa bir süre içerisinde normal bir şekilde devam edebiliyor olmamız, yitip gidenlerin artlarında kalanları yakıp yıkıp mahvettiği gerçeğini değiştirmiyor. İki haftadır içten içe bunu düşünüyor, bunu özümsemeye çalışıyorum.
Deprem anlamında riskli bir coğrafyada yaşıyoruz, bunu artık sağır sultan bile biliyor. Ancak biliyorum ki ben dahil bir çoğumuz bu olanları ülkemizin karmakarışık gündeminde, ekonomik açıdan verdiğimiz hayatta kalma savaşında, vb zorlu durumlar arasında unutup gidiyoruz. Önlem almıyoruz. Bugün dursun yarın hallederiz diyoruz. Bilinçlenmiyoruz. Bir şey olup bilinçlensek de bu sefer sahip olduğumuz bilinci başka insanlarında sahip olması adına yeterli çabayı göstermiyoruz.
2 hafta önce ben kalmadım enkaz altında, ya da sen, o, bu, şu... Peki bir dahakine aynı şansa sahip olabilecek miyiz?
Bu milletin biraz daha farklı düşünmeyi deneyen evlatları olarak, elimizden gelenin daha iyisini yapmaya çalışmalıyız bu konuda da. Ben artık kendimi buna mecbur hissediyorum. Sormalıyız, sorgulamalıyız, anlatmalıyız, bilinçlenmeliyiz... Bir şeyler yapmalıyız.
Okuduğunuz için teşekkürler.
Öncelikle İzmir'de ve çevre illerde ikamet eden yahut ikamet eden yakını / tanıdığı olan herkese, 2 hafta öncesinde olan deprem nedeniyle büyük geçmiş olsun. Umuyorum sizler de iyisinizdir. Yakınlarınız, tanıdıklarınız iyidir.
Bu konuyu daha yeni yeni içselleştirebiliyor olduğumdan bir şeyler karalayayım istedim.
Ben ve aile eşrafım çok şükür ki iyiyiz. Doğal bir afetin karşı konulmaz gücüyle bir kere daha yüz yüze gelmiş olmanın bazı yakınlarımda neden olduğu psikolojik gerilimler mevcut tabii ki ancak bu da zamanla ve alınacak önlemlerle hafifleyecek.
Tabi bizler kadar şanslı olmayan yakınlarımız da mevcuttu ne yazık ki... İki farklı tanıdığımızdan birinin anne ve babası, bir diğerinin ise yeğeni oluşan enkazların altında hayatlarını kaybettiler. Şans bu ya, hemen hepinizin takip ettiğini düşündüğüm 4-5 günlük enkaz kaldırma süreçlerinin neredeyse sonlarına doğru cansız bedenlerine ulaşılabildiği için arama kurtarma çalışmalarının tümünü bir umutla, dualarla takip ettiler saatler, günler boyu.
Doğrusunu söylemek gerekirse, depremin kendisi değil ama bu insanların o belki bir umut diyerek bekleyişlerine, çaresizliklerine şahit olmak, buna elimizden geldiğince ortak olmak çok çok çok daha tarifsiz bir durumdu. Sadece şahit olarak, empati yaparak bile bunun bu denli amansız bir durum olduğunu anlayabiliyorken, o insanların yerinde olmak nasıl bir şey olurdu, tahmin dahi edemiyorum...
Olayın üstünden iki hafta geçti bile işte... Hayat devam ediyor. Hatta ben kendi hayatımın akışını çok kısa bir sürede normale döndürdüm bile olayın sonrasında. Ama işte bizim yaşamamış olmamız, bizim korkmamış olmamız, bizim kaybetmemiş olmamız, bizim hayatımıza daha kısa bir süre içerisinde normal bir şekilde devam edebiliyor olmamız, yitip gidenlerin artlarında kalanları yakıp yıkıp mahvettiği gerçeğini değiştirmiyor. İki haftadır içten içe bunu düşünüyor, bunu özümsemeye çalışıyorum.
Deprem anlamında riskli bir coğrafyada yaşıyoruz, bunu artık sağır sultan bile biliyor. Ancak biliyorum ki ben dahil bir çoğumuz bu olanları ülkemizin karmakarışık gündeminde, ekonomik açıdan verdiğimiz hayatta kalma savaşında, vb zorlu durumlar arasında unutup gidiyoruz. Önlem almıyoruz. Bugün dursun yarın hallederiz diyoruz. Bilinçlenmiyoruz. Bir şey olup bilinçlensek de bu sefer sahip olduğumuz bilinci başka insanlarında sahip olması adına yeterli çabayı göstermiyoruz.
2 hafta önce ben kalmadım enkaz altında, ya da sen, o, bu, şu... Peki bir dahakine aynı şansa sahip olabilecek miyiz?
Bu milletin biraz daha farklı düşünmeyi deneyen evlatları olarak, elimizden gelenin daha iyisini yapmaya çalışmalıyız bu konuda da. Ben artık kendimi buna mecbur hissediyorum. Sormalıyız, sorgulamalıyız, anlatmalıyız, bilinçlenmeliyiz... Bir şeyler yapmalıyız.
Okuduğunuz için teşekkürler.
- Katılım
- 13 Mar 2019
- Mesajlar
- 9,151
- Tepki Puanı
- 60,304
- Puanları
- 113
- Yaş
- 59
Sevgili @Anton
Bütün yazdıklarına katılıyorum.
Ve bu satırları 1999 Gölcük depreminde bilfiil Değirmendere'de görev yapmış, arama-kurtarma çalışmalarına katılmış, çadır kent oluşum sürecinde görev almış birisi olarak yazıyorum.
Depremin etkilerini en yakından gördüm, hasarına ve geride bıraktığı yaralara şahit oldum.
Ama o günden beri maalesef hala çok çok gerideyiz tedbir konusunda.
Alınacak tedbirler iki türlü. İlki bireysel, ikincisi yönetimsel. Ama ikisinde birden sıkıntı var.
Bilinçli olan insanlar kendi tedbirlerini imkanlar ölçüsünde alsa da ülkemin gerçeği olan vurdumduymazlık ve okumuş cehalet yüzünden büyük bir çoğunluk yetersiz yinede.
İkincisi olan yönetimsel tedbir konusuna hiç girmek istemiyorum zaten. Olayı siyasete çevirirler.
Ama kişisel tespitimi belirticem yinede, koca bir sıfır.
Hala çürük hasarlı binalar dolu, hala inşa kontrol süreci hileli, hala insanlar üstünü kapatıyor, hala umursanmıyor.
Aman neyse, yazarken bile canım sıkılıyor.
Bu kadar satırı niye karaladın dersen (aynı senin de yazma sebebin gibi) hiç değilse bir kişiyi bile farkındalığa ulaştırmak amacı ile.
Bana bu satırları yazdırdığın için teşekkürler.
Sevgiyle kalın
Bütün yazdıklarına katılıyorum.
Ve bu satırları 1999 Gölcük depreminde bilfiil Değirmendere'de görev yapmış, arama-kurtarma çalışmalarına katılmış, çadır kent oluşum sürecinde görev almış birisi olarak yazıyorum.
Depremin etkilerini en yakından gördüm, hasarına ve geride bıraktığı yaralara şahit oldum.
Ama o günden beri maalesef hala çok çok gerideyiz tedbir konusunda.
Alınacak tedbirler iki türlü. İlki bireysel, ikincisi yönetimsel. Ama ikisinde birden sıkıntı var.
Bilinçli olan insanlar kendi tedbirlerini imkanlar ölçüsünde alsa da ülkemin gerçeği olan vurdumduymazlık ve okumuş cehalet yüzünden büyük bir çoğunluk yetersiz yinede.
İkincisi olan yönetimsel tedbir konusuna hiç girmek istemiyorum zaten. Olayı siyasete çevirirler.
Ama kişisel tespitimi belirticem yinede, koca bir sıfır.
Hala çürük hasarlı binalar dolu, hala inşa kontrol süreci hileli, hala insanlar üstünü kapatıyor, hala umursanmıyor.
Aman neyse, yazarken bile canım sıkılıyor.
Bu kadar satırı niye karaladın dersen (aynı senin de yazma sebebin gibi) hiç değilse bir kişiyi bile farkındalığa ulaştırmak amacı ile.
Bana bu satırları yazdırdığın için teşekkürler.
Sevgiyle kalın
- Katılım
- 13 Mar 2019
- Mesajlar
- 9,151
- Tepki Puanı
- 60,304
- Puanları
- 113
- Yaş
- 59
Ekleme yapayım.
Yukarıdaki satırlar İstanbul'da yaşayan ama İzmirde büyümüş, okumuş ve ailesi hala İzmirde yaşayan bir İzmir aşığı tarafından yazılmıştır
Yukarıdaki satırlar İstanbul'da yaşayan ama İzmirde büyümüş, okumuş ve ailesi hala İzmirde yaşayan bir İzmir aşığı tarafından yazılmıştır
Deprem gecesi bende İzmir'den Kuşadası'na ailemin yanına döndüm. Burada da hasarlı binalar mevcut ve belki İzmir depreminden sonra 3-4 kere daha artçı sallantılar Kuşadası körfezinde olduğu için daha yakından hissettik. Sağolsunlar Türkiye'nin 4 bir yanından arayan soran eksik olmadı ama neyin ne zaman ne şekilde geleceği belli değil. Ben bu depremi, bu şekilde olmasa bile hazırlıksız bir şekilde bekliyordum. Korktum ama psikolojik olarak çok bir etkisi kalmadı. Ölenlerin ruhları şâd olsun. Geride kalanlar sabırlı olsun. Hepimiz insanız, belki birgün belirsiz bir şekilde öleceğiz. Birbirimize destek olmak dışında elden gelen bir şey malesef yok.
- Katılım
- 13 Mar 2019
- Mesajlar
- 9,151
- Tepki Puanı
- 60,304
- Puanları
- 113
- Yaş
- 59
Aslında var. Maddiyata da gerek yok.
Doğru bilgiyi yaymak en kolay yapabileceğimiz şey.
Etrafımızdaki insanlara deprem esnasında ve sonrasında yapılacaklarla ilgili doğru bilgileri anlatmakla başlayabiliriz.
Biz anlatalım, isteyen alır istemeyen almaz.
Ama bir kişiyi bile anlattıklarımızla kurtarma şansımız olsa yeterli
Uzun zamandan beri ben bunu yapıyorum, elimden geldiğince.
Tekrardan geçmiş olsun.
Son düzenleme:
Valla depremden sonra hoşlantı duyduğum bir bayan arkadaş çok tatlı bir şekilde halimi hatrımı sorunca, benim yaşama sevincim geri geldi. O yüzden başka bir beklentim yok sağolsunlar
Yasal Uyarı
Elektronik Sigara sağlığa zararlıdır. Elektronik Sigara bağımlılık yapan Nikotin ihtiva eder. 18 yaşından küçüklerin sitemize girişi yasaktır. İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren SihirliBuharTV.Ge adresimizde 5651 Sayılı Kanun'un 8. Maddesine ve T.C.K' nın 125. Maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. SihirliBuharTV.Ge hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetler iletişim linkimizden bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.